Perşembe, Şubat 03, 2011

Arkeometri nin Uygulama Alanları

A. Arkeolojik toprak altı ve üstü kalıntıların, ören yerlerinin saptanmasında:
1. Optik yöntemler (Prospection-Önceden görme-yöntemleri)
Hava fotoğrafı arkeolojisi
Fotogrametri
2. Jeofiziksel / fiziksel yöntemler
Rezistivite
Elektrik sondası vb yöntemlerden yararlanılmaktadır.
B. Arkeolojide çeşitli kalıntıların yaş tayinleri ile mutlak tarihlendirmelerde.
1. Radyoaktif yöntemler
a. Radyoaktif parçalanmadan kaynaklananlar.
C-14 (radyokarbon)

K40 r11; Ar40 (potasyum-Argon)
U-238 (Uranium 238)
U-235 (Uranium 235)
Th-232 (Thorium 232)
Fizyon izleri sayımı v.b gibi
b. radyasyon etkisiyle enerji birikiminden kaynaklananlar.
TL (Termoluminesans)
ESR (elektron Spin Rezonans)
2. Radyoaktif olmayan yöntemler
Jeofiziksel / manyetik alan değişimlerine dayananlar: paleo/arkeomanyetizma
Rasemizasyon (kemiklerde amino-asid değişimi)
Uranium / Florin (U ve F miktarının ölçümüne dayananlar)
Obsidiyen Hidrasyonu (hidrasyon tabakasının ölçümü)
Cam yüzeyi tabakaları (cam yüzeyin değişiminden oluşan tabakaların ölçümü)
Varv analizi (balçık tabakaları sayımı / ritmik doğa olaylarından kaynaklananlar)
Dendrokronoloji (ağaç halkaları sayımı / ritmik doğa olaylarına bağladı; C-14 için denetleyici ve düzeltici tarihlendirme yöntemi)
Polinoloji (pollen analizi, pollen spektrumlarının belirleyici özelliği)
Hayvan kemiği analizleri (hayvan kronolojisi) gibi yöntemler çoğunlukla uygulanmaktadır.
C. Arkeolojik kalıntılarda ham maddelerin saptanması / Kaynak analizleri. Hammaddelerin tesbiti ile teknolojik düzey, ticaret, kültürel ilişkilerin aydınlatılmasında yararlanıldığı gibi, dolaylı olarak da doğal çevre ve iklim hakkında da bazen bilgiler edinilebilir. Bu amaçlar için genellikle taş, mermer, obsidiyen, kil çanak çömlek, toprak, metal, curuf vs örneklerin analizleri yapılır. Bugün çoğunlukta ıslak kimyasal yöntemler yerlerini daha çok aşağıdaki yöntemlere bırakmışlardır:
1. Radyoaktif yöntemler
TL (termoluminesans)
Neutron aktivasyonu
Atomik soğurma spektrometresi
2. Diğer fiziksel yöntemler
Optik mikroskobi
Optik Emisyon spektrometresi (spektral analiz)
X-ışını-floresansı
Elektron prob mikroanalizi
X-ışını saçınımı
Kızılötesi soğurma vb gibi.
Kaynak analizlerinde bu ve benzeri yöntemler, çoğu kez birarada da kullanılır. TL analizlerinde optik mikroskobiden yararlanıldığı gibi.
D. Doğal çevre ve biyolojik ortamın, ekolojinin aydınlatılması, besin ekonomisi, eski toprak kullanım alanlarının belirlenmesinde, nüfus saptamalarında:
Palco/arkeo-antropoloji
Paleo/arkeo-botani
Polinoloji
Paleo/arkeo-zooloji
Jeomorfolojik ve Jeokronolojik çeşitli yöntemler
Toprak analizleri v.s den yararlanılmaktadır. E. Müzeoloji ve arkeolojik kalıntıların restorasyon ve konservasyonlarının yapılmasında
Çeşitli kimyasal analizler
Çeşitli fiziksel analizler uygulanmaktadır.
F. Arkeolojik kalıntıların tipolojik (tipsel) sınıflandırılmalarında, teknolojik düzeyin belirlenmesinde:
Matematiksel kümeleme ve serileme teknikleri
Bilgisayar arkeoloji ve İstatistik yöntemler giderek artan bir şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Ancak çeşitli gruplara giren yöntemlerin aynı alanların dışında, değişik amaçlar için de kullanıldıkları unutulmamalıdır. Örnek olarak polen analizi (polinoloji) pollenkronolojisi için olduğu kadar, doğal çevre, bitki örtüsü, iklim koşulları için de önemli bir gösterge sayılmaktadır.
Görüldüğü gibi, kültür tarihinin her yönüyle araştırılmasında yardımcı olmak üzere uygulanan bu yeni arkeometrik yöntemlerin arkeolojiye kazandırdığı büyük katkıların yanında yeni bazı sorunlar da ortaya çıkmaktadır. Buna bir anlamda yeni bazı yükümlülükler de denilebilir. 1950r17;yi başlangıç olarak kabul edersek, bugün daha 35 yıllık bir geçmişi olan bu, fen ve doğa bilimlerinin çeşitli yeni yöntemler topluluklarından oluşan bilim alanının, yani arkeometrinin tek tek her yönteminin kendine özgü bir dili ve değerlendirilme biçimi vardır. Bu arkeometrik yöntemlerle araştırma yapanlar, bugün, zaman zaman arkeometrist olarak adlandırılmaktadır. Arkeometristlerin araştırmalarını onlarla birlikte asıl yorumlayacak ve sonuçlara ulaştıracak olan kimse ise arkeolog dur.
Bu bakımdan arkeologların bu yeni yöntemlerin dilinden anlayabilmeleri ve onlardan edinecekleri bilgileri doğru yorumlara kavuşturabilmeleri için arkeometrik yönden eğitilmeleri gerekir.
Bu tarzda eğitim yapan kurumlara, bugün çeşitli ülkelerin üniversitelerinde rastlanmaktadır. Ülkemizde de böyle bir eğitim programına yer verilmesi artık zorunlu gibi gözükmektedir. Bu da herhalde Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümleri olan ünivcersitelerimizde, Yüksek lisans düzeyinde eğitim yapabilecek, fen ve doğa bilimcilerle birlikte arkeologların da yer alacağı r0;ARKEOMETRİ Enstitülerir1; nin kurulması ile gerçekleşebilecektir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder