Salı, Şubat 22, 2011

Büyü Büyüler Büyücülük Büyücü

Büyü sözünü sık sık duyarız. Pek çok kimse büyü`den söz eder. Ama çoğumuz bunun ne olduğunu bilmeyiz. Onun için önce büyü`nün ne olduğunu anlamamız gerekiyor.


Büyü, kötü usullere başvurarak bir insanın iradesini elinden almak demektir. Çeşitli yollarla, usulleri kötüye kullanarak bir insanı yönetim altına almaya, ona istenilenleri yaptırmaya genel olarak büyü denilir. Büyü ile insanı istemediği şeylere zorlamak, ona istemediği hareketleri yaptırmak kabil değildir.

Büyücülük, her şeyden önce, dine ve inanca kesin şekilde karşıt olan, batıl inançlara dayalı bir büyüsel işlem toplamıdır. Reçeteler, formüllere dayanan, bunlara değişik anlamlar yükleyen bir uygulamadır.

1584’te Anvers’te yayınlanan Gespar Peucer’in Falcılar (Les Devins) adlı kitapta büyücülük şu şekilde tanımlanır.






Büyücülük, şeytanı tanımaya yarayan bir sanattır. Büyücü tarafından çağrılan şeytan ve yardımcıları kendilerini gösterirler veya kendilerini göstermeyip de talep edilen şeyi yerine getirirler.

Büyü`sel işlemler çoğunlukla olumlu (Ak Büyü) veya olumsuz (Kara Büyü, Kırmızı Büyü) bir enerji akışına dayalı olduğu söyleniyor. Bir enerji bedensel bir organa, psiko-somatik (ruhsal-bedensel) bir işleve yöneltilebilir. Tarihte birçok el yazması büyü kitabı hazırlanmıştır. En ünlülerden biri 15. Yüzyıla ait olduğu sanılan, önceki yüzyılda gizem ustası Mc Gregor Mathers tarafından ilk kez İngilizce ye çevrilen sihirbaz Ma Abra-Melin’in Kutsal Sihir Kitabıdır. (The Book of the Sacred Magic of Abra-Melin the Mage). Kitaba göre maddi dünya kötü ruhlar tarafından yaratılmıştır, ancak sihirbaz, koruyucu meleğinin yardımıyla ve büyü`sel uygulamalara başvurarak, kötü güçlere karşı koyabilir hatta kötü ruhları yönetebilir.

Büyücü`lüğün silahı büyü`lemedir, etkileme ve telkindir. Kuramsal olarak etki ve duygu (sevgi, nefret) dozu güçlü olan bir enerjinin belirli nesneler, formüller kullanarak transferidir. Bu tür etkileşimde en çok kullanılan ve Vudu (voodoo) dahil olmak üzere, her çeşit büyü`sel gelenekte mevcut olan mum veya kilden yapılan bir heykelciktir. Hedef olan kişiye yapılmak istenilen şey, büyüsel formüller kullanılarak heykelciğe (kukla, bebek) yapılır. Orta çağdan kalma bir başka yöntem, Şanlı El veya Tutuşan El yöntemiydi. Asılarak ölen birinin eli kesilir, kurutulur ve avucuna siyah bir mum yerleştirilirdi. Dönemin kaynaklarına göre bu eli kullanarak özellikle zehirlenme büyüler`i yapılıyormuş.

Büyü`nün amacı doğanın organik gücünü sahiplenmektir ve de bu gücü dilediğince kullanmaktır.
Büyü Çeşitleri

Ak Büyü
Büyü`sel işlemlerin tümü etnik, ahlaksal bir değerlendirmeye tabi tutulduklarından ayrımlar oluşuyor. İlk ayrım Ak ya da olumlu, iyiye yönelik, şifacı büyü`dür.

Ak Büyü ile uğraşan kişi temiz ruhlu, iyi niyetli, hatta dindar biri olarak tanınır. Ak ile Kara Büyü ayrımını antik uygarlıklarda Asur ve Babil’de buluyoruz. MÖ. 1800 yılında Kral Hammurabi Kara Büyü`yü yasaklamış, uymayanları ölümle cezalandırmıştır.

Ak Büyü`nün amacı şifadır, destektir. Yorumlara göre örneğin, aşk büyü`sü de bu kategoriye girer ama aslında bu bir çeşit zorlamadır. Ak Büyü ile Kara Büyü arasındaki farklılıklar sadece niyet, amaç ve formüllerle belli olmuyor; kullanılan malzemelerde farklıdır. Ak Büyü`de ateş, altın, ayçiçeği, cıva, elma, elmas, fasulye, fildişi, gümüş, horoz, inci, incir, kurşun, kuşkonmaz, portakal, sarımsak, su, süt, sirke, tavuk, tuz, yumurta, zeytinyağı kullanıldığı gibi, Kara Büyü`de ceset parçaları, idrar, kan, karga, kedi (kara), kurbağa, kurt kanı, timsah dişleri, toprak (mezarlıktan), tüy (kara tüy) yarasa (gözleri ve kanı) kullanılmaktadır.

Kara Büyü
Ak Büyü`nün ve ak büyücünün karşıtı olan Kara Büyü, onu uygulayan ise Kara Büyücü`dür. Amacı kötülüktür, zarar vermektir ve cinayete, ölüme kadar gidebilir. Ak Büyücünün tersine Kara Büyücü özverici değil, kibirli ve fırsatçıdır, maddiyata bağlıdır.


Allah’tan nefret eder, doğanın kurallarına karşı gelir ve kendisini yüceltebilmek, güçlerini arttırabilmek için her şeyi yapabilir ve yapar.
Kara Büyü ya şeytanla bağlantılıdır ya da ölü ruhlarla (nekromansi), her ne kadar Hz. Musa’dan başlamak üzere bütün dinler bunu bir sapkınlık sayıp yasakladılarsa da, antik çağlardan beri ölülerin ruhlarını çağırıp sayesinde geleceği öğrenmeye çalışmak, yani, ölü falını uygulamak oldukça yaygın bir dönemdi. Özellikle Orta Çağ büyücü`lüğü bununla sık sık beslenmiştir. Orta Çağ tanrı bilimcilerinden Rabano Mauro şöyle yazmıştır; Ölü falına bakanlar, kötü duaları ile ölüleri diriltenler, geleceği öngörüp sorulara cevap vermelerini temin eden kişilerdir. Ölüleri çağırabilmek için ceset kanı gerekiyor, çünkü bu işlemlere yardımcı olan cinler kandan hoşlanırlar.

Kırmızı Büyü
Kırmızı Büyü olumsuz amaç ve niyetleri, uygulamaları ile Kara Büyü`nün bir çeşidi yandaşıdır. Belki de en gerçek ve bu yüzden en tehlikeli büyü`dür. Şeytan’ın, kötü ruhların büyü`südür ve işlemlerinde ayinlerinde kaz kullanır, kurban keser.

Büyü`sel işlemler çoğunlukla olumlu (Ak Büyü) veya olumsuz (Kara Büyü, Kırmızı Büyü) bir enerji akışına dayalı olduğu söyleniyor. Bir enerji bedensel bir organa, psiko-somatik (ruhsal-bedensel) bir işleve yöneltilebilir. Tarihte birçok el yazması büyü kitabı hazırlanmıştır. En ünlülerden biri 15. Yüzyıla ait olduğu sanılan, önceki yüzyılda gizem ustası Mc Gregor Mathers tarafından ilk kez İngilizce ye çevrilen sihirbaz Ma Abra-Melin’in Kutsal Sihir Kitabıdır. (The Book of the Sacred Magic of Abra-Melin the Mage). Kitaba göre maddi dünya kötü ruhlar tarafından yaratılmıştır, ancak sihirbaz, koruyucu meleğinin yardımıyla ve büyü`sel uygulamalara başvurarak, kötü güçlere karşı koyabilir hatta kötü ruhları yönetebilir.

Kırmızı Büyü`nün çeşitleri arasında önemlisi, merkezi Haiti olan, oradaki yerliler ve melezler tarafından uygulanan Vudu (Voodoo) dur. Kökenleri, Afrika’nın totemlere dayalı inançlarına bağlıdır. Vudu Büyücü`lüğünde düzenlenen ayinlerde dansların, müziğini kendinden geçmelerin, kurban edilen hayvanların (kaz, horoz, kara keçi) nedeni ve amacı adları Loas olan bazı ilkel güçleri (ölü ruhları) harekete geçirmektir. Trans haline geçen vudu rahibeleri, birer medyum gibi hareket ederek bu güçlere teslim olurlar. Vudu’ya benzer bir uygulamaya Brezilya yerlilerinin Macumba (Makumba) törenlerinde rastlarız.

Macumba, temelde cinsel büyücü`lüğe bağlıdır, erotizmi boldur. Vudu ayinleri daha çok mezarlarda yer alırken, Macumba için mekan olarak açık alanlar ya da ormanlar tercih edilir.



Vudu’nun çok konuşulan fakat kanıtlanmayan ve fantastik olarak görünen bir tarafı ise, Zombiler’dir, ya da yaşayan ölüler (Zombi: mezardan çıkma). Kara büyüsel işlemlerle, hipnoz ve telkin yolu ile diriltildiği söylenen bu hareket halinde cesetlerin ruhsuz olduğu söylenir. Bir Zombi’nin kumanda edilmesi, yönlendirilmesi onu o hale sokan Kara Büyücü`nün işidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder