DEFİNE--DEFİNECİLİK-DEFİNE İŞARETLERİ-DEFİNE İŞARET ÇÖZÜMLERİ-DEFİNE HARİTALARI-HAZİNELER-DEDEKTÖR-DEFİNE ARAMA ÇUBUKLARI YAPIMI-GPR-ALTIN-GÜMÜŞ-ELMAS-TILSIM-GİZEMLER-GÖMÜ-SİKKE-CİN-EŞKİYA BELGELERİ-MEZAR TÜRLERİ-HÖYÜK-TÜMÜLÜS-KAYA MEZARI-MEDENİYETLER-EFSANELER-DESTANLAR-BÜYÜ VE BÜYÜCÜLÜK-KEHANET-ÜNLÜ EŞKİYALAR-ARKEOLOJİ-TARİHTE PARA-TAKILAR-DOĞAL TAŞLAR-DARPHANE-MÜZELER HAKKINDA BİLGİLER-DİNİMİZ İSLAM-DEFİNE HABERLERİ-TÜRK DÜNYASI-MİTOLOJİ-HEYKEL-ANTİK MISIR-ANTİKA NÜMİZMATİK-TÜRKİYEDE ARKEOLOJİ-ANTİK BÖLGELER-ANTİK KENTLER-TARİH VE TARİHİN YARARLANDIĞI BİLİMLER-HORASAN-ÖLÇÜ VE AĞIRLIK BİRİMLERİ-ÖLÇME ALETLERİ-TARİHİ TİCARET YOLLARI-EBCED HESABI-İŞARET ÇÖZÜMLERİ-DEFİNE ARAMA YOLLARI-GİZEMLİ DEFİNERİ BULMA-HORASAN ÇÖZME-KAYA MEZARLARI- MEZAR-ROMA SİKKE-BİZANS SİKKE-GREEK SİKKE-TARİHİ ANTİK SİKKE VE PARALAR-ARKEOLOJİ VE DEFİNECİLİK ÜZERİNE HER TÜRLÜ BİLGİ DEFİNE SIRLARINDA
Atatürk’ün 1000 lirasına 250 bin euro istiyor
Mesajgönderen pertahmet » Sal Eki 06, 2009 7:42 am
Güvendik Fişekçioğlu, elindeki tam takım 1. emisyon banknotu satışa çıkardı.
Fişekçioğlu, 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1000 liralık 7 adet banknottan oluşan koleksiyona 300 bin euro değer biçti. Koleksiyonun en değerli parçası, ön yüzünde Atatürk portresi, arka yüzünde Sakarya Demiryolu Hattı bulunan koyu mavi renkli 1000 liralık banknot. Fişekçioğlu’nun bu banknota biçtiği değer ise 250 bin euro.
3 katlı ev alınıyordu
Yaşlandığı için 38 yılda topladığı koleksiyonu elden çıkardığını belirten Fişekçioğlu şöyle konuştu:
“Yurtdışında bastırılarak piyasaya sürülen, eski Türkçe yazılı 1. emisyon banknotlar, harf devrimi yapıldıktan sonra 2. emisyon banknotlarla değiştirildi. 1. emisyonun en büyük banknotu olan 1000 liralık çok nadir. Dünyada bunlardan sadece üç tane var. Atarük döneminin parası çok değerliydi. 1000 liralık banknotla o yıllarda İstanbul’da üç katlı ev satın alınabiliyordu.”
Koleksiyonunun kurumsal bir firma tarafından satın alınıp bir müzede teşhir etmesini arzu ettiğini belirten Güvendik Fişekçioğlu şöyle devam etti: “Osmanlı, Memluk, İlhanlı, Bizans, Emevi, Abbasi, Kırım Hanlığı, Anadolu beylikleri paralarından oluşan bir müzemiz olmalı. Devlet desteklerse müzecilerimiz ve koleksiyoncularımız böyle bir müze kurmayı başarabilirler.”
Dünyada üç kişide var
Türkiye Cumhuriyeti kuruluşundan bugüne kadar piyasaya sekiz kez banknot (kağıt para-kaime) sürdü. Bugün, 8. emisyon dediğimiz banknotları kullanıyoruz. 8. emisyon, 1, 5, 10, 20, 50 ve 100 YTL’lik banknotlardan oluşuyor. 2009’da 9. emisyon banknotlarla tanışmaya hazırlanıyoruz.
Mustafa Kemal Atatürk döneminde piyasaya sürülen 1. emisyon ise 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1000 liralık yedi adet kağıt paradan oluşuyor.
Harf devriminden önce dolaşıma çıkarılan, üzerleri eski Türkçe ve Fransızca yazılı bu banknotlar, koleksiyon piyasasında çok değer kazanmış durumda.
Dünyada, Türkiye Cumhuriyeti’nin dolaşıma sürdüğü 1. emisyon banknotların tümüne sahip olan üç kişi var. Güvendik Fişekçioğlu, bu üç kişiden biri. 1. emisyonun diğer örnekleri biri Türkiye’de, diğeri İsviçre’de yaşayan iki Türk’te bulunuyor.
Atatürk'ün bin liralık banknotu 125 bin dolar
Cumhuriyet'in kuruluşundan bugüne kadar kullandığımız tüm kâğıt paraların eksiksiz koleksiyonu 250 bin dolar değerinde. Dedenizden ninenizden kalma kâğıt paranız varsa mutlaka bir bilene gösterip değerini öğrenin
BÜLENT YARDIMCI
Para koleksiyonu ile uğraşanların üye oldukları bir dernek var. Adı, Türk Nümismatik Derneği. Benim de üye olduğum bu derneğin başkanı Cem Mahruki. Bu yazıyı yazmak için korka korka başkanımı aradım. Korka korka diyorum çünkü yıllardır derneğe uğramamış ve aidatımı da ödememiştim. Neyse ki Başkanım, benimle evinde yaptığı uzun sohbette bu ayıbımı yüzüme vurmadı.
Türk Numismatik Derneği'nde uzun yıllar genel sekreter olarak görev yaptıktan sonra, ünlü bir koleksiyoncu olan Cüneyt Ölçer'in vefatından beri dernek başkanlığını yapan Cem Mahruki, tüm dünya para koleksiyoncuları tarafından tanınan ünlü bir isim. Ancak Türkiye'de Cem Mahruki'yi tanıyan pek az insan var. Türkiye'de geniş kitleler, Cem Mahruki'yi değil, daha çok AKUT Başkanı olan oğlu Nasuh Mahruki'yi tanıyor.
Türkiye'de Cumhuriyet dönemi kağıt para (banknot) koleksiyonunu tamamlamış olarak bilinen iki kişi var. Biri Güvendik Fişekçioğlu, diğeri ise Cem Mahruki.
Merkez Bankası'nda yok
T.C Merkez Bankası'nda bile Cumhuriyet dönemi kâğıt paralarının tam bir koleksiyonu yok. Bu Türkiye'nin bir ayıbı.
Cumhuriyet kurulduğundan beri yedi tertip banknot basarak piyasaya süren devletimiz, bunlardan birer adet saklayarak gelecek kuşaklara miras bırakmayı düşünmemiş. 80 yıllık Cumhuriyet dönemi boyunca hiçbir Merkez Bankası başkanı bu ayıbı gidermeyi akıl etmemiş.
Merkez Bankası'nın elinde, bugüne kadar piyasaya sürdüğü pek çok baknotun aslı değil örneği var. Bu nedenle Cem Muhruki ile Güvendik Fişekçioğlu'nu zor bir işi başararak, tam bir Türk Banknotları Koleksiyonu yaptıkları için kutlamak gerek.
Cem Mahruki'nin verdiği bilgiye göre Merkez Bankası, zaman zaman piyasadan banknot satın alarak koleksiyonundaki eksiklikleri tamamlamaya çalışmış ama başaramamış. Osmanlı'dan Cumhuriyet dönemine 153 milyon lira tutarında kâğıt para kalmış. Cumhuriyet, 1927 yılına kadar Osmanlı'dan kalan kâğıt ve metal paraları kullanmış. İlk kez 1927 yılında 1. tertip, 7 adet banknot 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1000 liralık Cumhuriyet banknotları piyasaya sürülmüş. Atatürk'ün ve Cumhuriyet döneminde yapılan önemli işlerin resmi bulunan bu banknotlar, eski Türkçe ve Fransızca yazılı olarak yurtdışında bastırılarak tedavüle çıkarılmış.
Yeni alfabe ile basılan ilk banknot 1937 yılında çıkarılmış. Yeni harflerler çıkarılan bontnotlar çoğaldıkça, eski Türkçe olan eski banknotlar piyasadan
çekilmiş. Bu işlem, 1954 yılına kadar sürmüş.
İşte bu arada, 23 adet bin liralık eski türkçe banknotun geri gelmediği fark edilmiş. Yani, Merkez Bankası'nın piyasaya sürmüş olduğu 23 adet binlik banknot, yenisi ile değiştirilmemiş. Bunların şu veya bu şekilde zayi olduğu veya saklandıkları yerde unutuldukları düşünülmüş.
Türkiye'de kâğıt para koleksiyonu yapanların yaşadığı en önemli sorun işte bu binlik baknotlar. Merkez Bankası'nda bile bu binlik banknot yok. Bugün alanı satanı yok ama koleksiyon piyasasında bunların tanesinin 125 bin dolar edeceği konuşuluyor.
Madalyalar kitabı hazırlıyor
Türkiye Cumhuriyeti banknotları arasındaki ikinci nadir para ise yine bir binlik olan İnönü döneminin bin liralık banknotu. Eğer bu iki binliği bulursanız siz de eksiksiz bir Cumhuriyet dönemi kâğıt para koleksiyonu yapabilirsiniz. Eğer bunu başarırsanız, aşağı yukarı 250 - 350 bin dolar değerinde bir banknot koleksiyonunuz olur.
Böyle bir koleksiyonun kesin bir değeri yok. Değer, koleksiyonu oluşturan banknotların performansına göre yani banknotların ne kadar eskimiş ve yıpranmış ya da iyi durumda olduğuna göre belirleniyor.
Cem Mahruki, Cumhuriyet dönemi banknotları, Cumhuriyet dönemi madeni paraları (sikke), Cumhuriyet dönemi madalyaları ve jetonları, Cumhuriyet dönemi hatıra paraları ile Cumhuriyet dönemi altınları koleksiyonu yapıyor. Daha önce 'Cumhuriyet Dönemi Hatıra Paraları' kitabını yazan sevgili başkanım şimdi de 'Cumhuriyet Dönemi Madalyaları' kitabını hazırlıyor.
Siz de biriktirin
Merkez Bankası, bugüne kadar piyasaya 7 tertip banknot sürmüş. Şimdi yılbaşında 8. tertip yeni banknotlarla tanışacağız.
Ben şu günlerde elime geçen tüm 'çil'(hiç kırışmamış, kirlenmemiş) banknotları saklıyorum. Bunları oğluma miras bırakacağım ve bugün 14 yaşında olan oğlum inşallah iyi bir para koleksiyoncusu olacak. Koleksiyoncu olmasa bile, benim bıraktıklarımı satarak bir ihtiyacını giderecek.
Siz de benim gibi yapın, elinize geçen çil metal ve kâğıt paraları saklayın. Babanızdan, dedenizden kalmış bir para elinize geçerse bir kenara atmayın, bir bilene gösterip değerini öğrenin
Bizim devlet koleksiyoncuyu sevmiyor
Para ya da başka bir konuda koleksiyon yapmak bir zevk, merak ve kültür işi. Kimse silah zoruyla koleksiyoncu olmuyor.
Aklı başında ülkeler, koleksiyoncuları destekliyor ve teşvik ediyor. Çünkü koleksiyoncular, ülkenin taşınabilir kültürel zenginliklerini saklayıp koruyarak, gelecek kuşaklara aktaran saygıdeğer insanlar olarak görülüyor. Türkiye'de ise durum tam tersi... Örneğin ülkemizde metal para (sikke) ve kağıt para (banknot) koleksiyonu yapan meraklı sayısı çok az.
Darphanede kayıtlı olan 8 bin para koleksiyoncusu var. Ama bunlardan sadece bin 500 - 2 bini faal. Bu nedenle ülkemizde para koleksiyonu yapan meraklı sayısının bin 500 - 2 bin kişi olduğu tahmin ediliyor. Türk Nümismatik Derneği'nin üye sayısı ise 200 kişi dolayında.
Ülkemizin tarihi ve kültürel zenginliği göz önüne alındığında bu sayı çok az. Osmanlı, Bizans ve daha eski dönem paraları açısından çok zengin olan ülkemizde para koleksiyonculuğu gelişmiyor.
Türkiye kirli para cenneti
Devletimiz, para ya da başka bir konuda bilinçli bir biriktirme eylemi olan koleksiyon yapanlardan hoşlanmıyor. Tüm AB ülkeleri, her türlü koleksiyon için vatandaşlarını teşvik ederken bizim devletimiz çıkardığı yasarlarla koleksiyon yapmaya heves edenleri korkutuyor ve caydırıyor. Türkiye'de koleksiyon yapanlara 'eski eser kaçakçısı' gözüyle bakılıyor.
1983 yılında yürürlüğe giren '2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu', para koleksiyonu konusunda getirdiği kısıtlama ve uygulamalarla meraklıları korkutuyor. Paranın eski eser olmaması gerektiğini savunan Türk Nümismatik Derneği, 2863 sayılı yasadaki koleksiyoncuyu korkutan hükümlerin değiştirilmesini talep ediyor.
Gerçekten meraklı insanlar yasal olarak para koleksiyonu yapmaya çekinirken, bu işin ticaretini yasa dışı yollardan yapanlar hiçbir şeyden korkmadan işlerini yürütüyorlar. Yasal olarak koleksiyon yapanları adeta taciz eden devletimiz, yasa dışı antika para ticareti yapanların, ülkemizin kültürel ve tarihi zenginliklerini yağmalamasını kayıtsızca seyrediyor.
Yurtdışındaki koleksiyonlar, Anadolu'dan kaçırılan, Selçuklu, Moğol, Karamanlı, Osmanlı, Roma, Bizans, Bitinya, Bergama vb. dönem paraları ile zenginleşirken, ülkemizde zengin bir koleksiyon oluşturulamıyor.
Atatürk’ün 1000 lirasına 250 bin euro istiyor
Mesajgönderen pertahmet » Sal Eki 06, 2009 7:42 am
Güvendik Fişekçioğlu, elindeki tam takım 1. emisyon banknotu satışa çıkardı.
Fişekçioğlu, 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1000 liralık 7 adet banknottan oluşan koleksiyona 300 bin euro değer biçti. Koleksiyonun en değerli parçası, ön yüzünde Atatürk portresi, arka yüzünde Sakarya Demiryolu Hattı bulunan koyu mavi renkli 1000 liralık banknot. Fişekçioğlu’nun bu banknota biçtiği değer ise 250 bin euro.
3 katlı ev alınıyordu
Yaşlandığı için 38 yılda topladığı koleksiyonu elden çıkardığını belirten Fişekçioğlu şöyle konuştu:
“Yurtdışında bastırılarak piyasaya sürülen, eski Türkçe yazılı 1. emisyon banknotlar, harf devrimi yapıldıktan sonra 2. emisyon banknotlarla değiştirildi. 1. emisyonun en büyük banknotu olan 1000 liralık çok nadir. Dünyada bunlardan sadece üç tane var. Atarük döneminin parası çok değerliydi. 1000 liralık banknotla o yıllarda İstanbul’da üç katlı ev satın alınabiliyordu.”
Koleksiyonunun kurumsal bir firma tarafından satın alınıp bir müzede teşhir etmesini arzu ettiğini belirten Güvendik Fişekçioğlu şöyle devam etti: “Osmanlı, Memluk, İlhanlı, Bizans, Emevi, Abbasi, Kırım Hanlığı, Anadolu beylikleri paralarından oluşan bir müzemiz olmalı. Devlet desteklerse müzecilerimiz ve koleksiyoncularımız böyle bir müze kurmayı başarabilirler.”
Dünyada üç kişide var
Türkiye Cumhuriyeti kuruluşundan bugüne kadar piyasaya sekiz kez banknot (kağıt para-kaime) sürdü. Bugün, 8. emisyon dediğimiz banknotları kullanıyoruz. 8. emisyon, 1, 5, 10, 20, 50 ve 100 YTL’lik banknotlardan oluşuyor. 2009’da 9. emisyon banknotlarla tanışmaya hazırlanıyoruz.
Mustafa Kemal Atatürk döneminde piyasaya sürülen 1. emisyon ise 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1000 liralık yedi adet kağıt paradan oluşuyor.
Harf devriminden önce dolaşıma çıkarılan, üzerleri eski Türkçe ve Fransızca yazılı bu banknotlar, koleksiyon piyasasında çok değer kazanmış durumda.
Dünyada, Türkiye Cumhuriyeti’nin dolaşıma sürdüğü 1. emisyon banknotların tümüne sahip olan üç kişi var. Güvendik Fişekçioğlu, bu üç kişiden biri. 1. emisyonun diğer örnekleri biri Türkiye’de, diğeri İsviçre’de yaşayan iki Türk’te bulunuyor.
Atatürk'ün bin liralık banknotu 125 bin dolar
Cumhuriyet'in kuruluşundan bugüne kadar kullandığımız tüm kâğıt paraların eksiksiz koleksiyonu 250 bin dolar değerinde. Dedenizden ninenizden kalma kâğıt paranız varsa mutlaka bir bilene gösterip değerini öğrenin
BÜLENT YARDIMCI
Para koleksiyonu ile uğraşanların üye oldukları bir dernek var. Adı, Türk Nümismatik Derneği. Benim de üye olduğum bu derneğin başkanı Cem Mahruki. Bu yazıyı yazmak için korka korka başkanımı aradım. Korka korka diyorum çünkü yıllardır derneğe uğramamış ve aidatımı da ödememiştim. Neyse ki Başkanım, benimle evinde yaptığı uzun sohbette bu ayıbımı yüzüme vurmadı.
Türk Numismatik Derneği'nde uzun yıllar genel sekreter olarak görev yaptıktan sonra, ünlü bir koleksiyoncu olan Cüneyt Ölçer'in vefatından beri dernek başkanlığını yapan Cem Mahruki, tüm dünya para koleksiyoncuları tarafından tanınan ünlü bir isim. Ancak Türkiye'de Cem Mahruki'yi tanıyan pek az insan var. Türkiye'de geniş kitleler, Cem Mahruki'yi değil, daha çok AKUT Başkanı olan oğlu Nasuh Mahruki'yi tanıyor.
Türkiye'de Cumhuriyet dönemi kağıt para (banknot) koleksiyonunu tamamlamış olarak bilinen iki kişi var. Biri Güvendik Fişekçioğlu, diğeri ise Cem Mahruki.
Merkez Bankası'nda yok
T.C Merkez Bankası'nda bile Cumhuriyet dönemi kâğıt paralarının tam bir koleksiyonu yok. Bu Türkiye'nin bir ayıbı.
Cumhuriyet kurulduğundan beri yedi tertip banknot basarak piyasaya süren devletimiz, bunlardan birer adet saklayarak gelecek kuşaklara miras bırakmayı düşünmemiş. 80 yıllık Cumhuriyet dönemi boyunca hiçbir Merkez Bankası başkanı bu ayıbı gidermeyi akıl etmemiş.
Merkez Bankası'nın elinde, bugüne kadar piyasaya sürdüğü pek çok baknotun aslı değil örneği var. Bu nedenle Cem Muhruki ile Güvendik Fişekçioğlu'nu zor bir işi başararak, tam bir Türk Banknotları Koleksiyonu yaptıkları için kutlamak gerek.
Cem Mahruki'nin verdiği bilgiye göre Merkez Bankası, zaman zaman piyasadan banknot satın alarak koleksiyonundaki eksiklikleri tamamlamaya çalışmış ama başaramamış. Osmanlı'dan Cumhuriyet dönemine 153 milyon lira tutarında kâğıt para kalmış. Cumhuriyet, 1927 yılına kadar Osmanlı'dan kalan kâğıt ve metal paraları kullanmış. İlk kez 1927 yılında 1. tertip, 7 adet banknot 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1000 liralık Cumhuriyet banknotları piyasaya sürülmüş. Atatürk'ün ve Cumhuriyet döneminde yapılan önemli işlerin resmi bulunan bu banknotlar, eski Türkçe ve Fransızca yazılı olarak yurtdışında bastırılarak tedavüle çıkarılmış.
Yeni alfabe ile basılan ilk banknot 1937 yılında çıkarılmış. Yeni harflerler çıkarılan bontnotlar çoğaldıkça, eski Türkçe olan eski banknotlar piyasadan
çekilmiş. Bu işlem, 1954 yılına kadar sürmüş.
İşte bu arada, 23 adet bin liralık eski türkçe banknotun geri gelmediği fark edilmiş. Yani, Merkez Bankası'nın piyasaya sürmüş olduğu 23 adet binlik banknot, yenisi ile değiştirilmemiş. Bunların şu veya bu şekilde zayi olduğu veya saklandıkları yerde unutuldukları düşünülmüş.
Türkiye'de kâğıt para koleksiyonu yapanların yaşadığı en önemli sorun işte bu binlik baknotlar. Merkez Bankası'nda bile bu binlik banknot yok. Bugün alanı satanı yok ama koleksiyon piyasasında bunların tanesinin 125 bin dolar edeceği konuşuluyor.
Madalyalar kitabı hazırlıyor
Türkiye Cumhuriyeti banknotları arasındaki ikinci nadir para ise yine bir binlik olan İnönü döneminin bin liralık banknotu. Eğer bu iki binliği bulursanız siz de eksiksiz bir Cumhuriyet dönemi kâğıt para koleksiyonu yapabilirsiniz. Eğer bunu başarırsanız, aşağı yukarı 250 - 350 bin dolar değerinde bir banknot koleksiyonunuz olur.
Böyle bir koleksiyonun kesin bir değeri yok. Değer, koleksiyonu oluşturan banknotların performansına göre yani banknotların ne kadar eskimiş ve yıpranmış ya da iyi durumda olduğuna göre belirleniyor.
Cem Mahruki, Cumhuriyet dönemi banknotları, Cumhuriyet dönemi madeni paraları (sikke), Cumhuriyet dönemi madalyaları ve jetonları, Cumhuriyet dönemi hatıra paraları ile Cumhuriyet dönemi altınları koleksiyonu yapıyor. Daha önce 'Cumhuriyet Dönemi Hatıra Paraları' kitabını yazan sevgili başkanım şimdi de 'Cumhuriyet Dönemi Madalyaları' kitabını hazırlıyor.
Siz de biriktirin
Merkez Bankası, bugüne kadar piyasaya 7 tertip banknot sürmüş. Şimdi yılbaşında 8. tertip yeni banknotlarla tanışacağız.
Ben şu günlerde elime geçen tüm 'çil'(hiç kırışmamış, kirlenmemiş) banknotları saklıyorum. Bunları oğluma miras bırakacağım ve bugün 14 yaşında olan oğlum inşallah iyi bir para koleksiyoncusu olacak. Koleksiyoncu olmasa bile, benim bıraktıklarımı satarak bir ihtiyacını giderecek.
Siz de benim gibi yapın, elinize geçen çil metal ve kâğıt paraları saklayın. Babanızdan, dedenizden kalmış bir para elinize geçerse bir kenara atmayın, bir bilene gösterip değerini öğrenin
Bizim devlet koleksiyoncuyu sevmiyor
Para ya da başka bir konuda koleksiyon yapmak bir zevk, merak ve kültür işi. Kimse silah zoruyla koleksiyoncu olmuyor.
Aklı başında ülkeler, koleksiyoncuları destekliyor ve teşvik ediyor. Çünkü koleksiyoncular, ülkenin taşınabilir kültürel zenginliklerini saklayıp koruyarak, gelecek kuşaklara aktaran saygıdeğer insanlar olarak görülüyor. Türkiye'de ise durum tam tersi... Örneğin ülkemizde metal para (sikke) ve kağıt para (banknot) koleksiyonu yapan meraklı sayısı çok az.
Darphanede kayıtlı olan 8 bin para koleksiyoncusu var. Ama bunlardan sadece bin 500 - 2 bini faal. Bu nedenle ülkemizde para koleksiyonu yapan meraklı sayısının bin 500 - 2 bin kişi olduğu tahmin ediliyor. Türk Nümismatik Derneği'nin üye sayısı ise 200 kişi dolayında.
Ülkemizin tarihi ve kültürel zenginliği göz önüne alındığında bu sayı çok az. Osmanlı, Bizans ve daha eski dönem paraları açısından çok zengin olan ülkemizde para koleksiyonculuğu gelişmiyor.
Türkiye kirli para cenneti
Devletimiz, para ya da başka bir konuda bilinçli bir biriktirme eylemi olan koleksiyon yapanlardan hoşlanmıyor. Tüm AB ülkeleri, her türlü koleksiyon için vatandaşlarını teşvik ederken bizim devletimiz çıkardığı yasarlarla koleksiyon yapmaya heves edenleri korkutuyor ve caydırıyor. Türkiye'de koleksiyon yapanlara 'eski eser kaçakçısı' gözüyle bakılıyor.
1983 yılında yürürlüğe giren '2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu', para koleksiyonu konusunda getirdiği kısıtlama ve uygulamalarla meraklıları korkutuyor. Paranın eski eser olmaması gerektiğini savunan Türk Nümismatik Derneği, 2863 sayılı yasadaki koleksiyoncuyu korkutan hükümlerin değiştirilmesini talep ediyor.
Gerçekten meraklı insanlar yasal olarak para koleksiyonu yapmaya çekinirken, bu işin ticaretini yasa dışı yollardan yapanlar hiçbir şeyden korkmadan işlerini yürütüyorlar. Yasal olarak koleksiyon yapanları adeta taciz eden devletimiz, yasa dışı antika para ticareti yapanların, ülkemizin kültürel ve tarihi zenginliklerini yağmalamasını kayıtsızca seyrediyor.
Yurtdışındaki koleksiyonlar, Anadolu'dan kaçırılan, Selçuklu, Moğol, Karamanlı, Osmanlı, Roma, Bizans, Bitinya, Bergama vb. dönem paraları ile zenginleşirken, ülkemizde zengin bir koleksiyon oluşturulamıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder