DUA-CİN-BÜYÜ-TILSIM-SİHİR-NAZAR-MUSKA-DİNİMİZ İSLAM-MİTOLOJİ-DEFİNE-DEFİNECİLİK-DEFİNE İŞARETLERİ-DEFİNE İŞARET ÇÖZÜMLERİ-DEFİNE HARİTALARI-HAZİNELER-DEDEKTÖR-DEFİNE ARAMA ÇUBUKLARI YAPIMI-MADENLER-GÖMÜ-EŞKİYA BELGELERİ-HÖYÜK-TÜMÜLÜS-ÜNLÜ EŞKİYALAR-ARKEOLOJİ-TARİHTE PARA-TAKILAR--MÜZELER-İSLAM-MİTOLOJİ-HEYKEL-ANTİKA -TÜRKİYEDE ARKEOLOJİ-ROMA-BİZANS-İSLAMDA BÜYÜ-DEFİNE-DEFİNECİLİK-GÖMÜ-ESKİ ALFABELER-HORASAN-MÜZE-HEYKEL-DEDEKTÖR-ALTIN-SİKKE-DEFİNEDE TILSIM-GİZEMLER HAKKINDA BİLGİLENDİRME SİTESİ.
Perşembe, Ocak 27, 2011
Çubuk ile Define Arama Define çubuğu yapımı
Yukarıdaki gibi bildiğimiz çubuk gibi tek farkı biraz elektrikle çalışması. Tutma kollarındaki ufak delikler L şeklindeki demirin rahat dönmesi için ve yandaki deliğe takılacak olan telin rahatsız etmemesi için delindi. Bilindiği gibi çubuklar yer altındaki elektriğe gidiyor. Bu ufak deliklere bir buçuk metre boyunda tel bağlanıyor. Bu teller bildiğimiz ışıldaklarda bulunan akülere bağlanıyor. Dikkat edilmesi gereken sağ ele gelecek tutma kolunun + sola gelecek kolun – olması. Aramada ise ne aranacak ise ağzımıza onu alıyoruz.
Tutma kolları bakır, uzatmalar ise iki takım var biri pirinç diğer ikisi bakır. Pirinç madene altına daha iyi gidiyor.Bakırlar ise boşluğa daha iyi gidiyor gibi.Ağzına ne alır isen ona gidiyor.resimdeki gibi bir delikten sağa artı kutpu solada aküden eksi kuTbu bağlıyon devam... ama bir tel ikinciye gerek yok esimde iki tane bağlanmış. o telde 1- 2 metre filan aküye gidiyor.10 cm lik pirinç çubuğu şüphelendiğin yere çakıyorsun. 15 metre filan ikili bir bakır kablo bulup birini sağa diğerini sola ve ucundaki ikiyi de o çaktığın yere bağlıyorsun.yine o raya giderse orada bir şey var demek.imiş çiviyi çaktığınız yere gidiyor
ÇUBUKLAR HAKKINDA TECRÜBELER-insanın kendine uyumu 4-5-6-8-lik
LL ŞEKLİNDE uzun kenarı 30 kısa kenarı 10 cm olmalı vede içi dolu olmalı
-
boşluklarda harika diye bililinir benim çok kullandıgım çubuktur
boşlukta çarpı yapar ama hiçbir zaman çubuklara bişey temas ettirmediginiz zaman çubuk boşluk bulur
buradaki ince çizgiyi atlamayınız bakınız burada çubuklarının tutma yerine kesinlikle birşey koymayınız yani bir bakır pirinç boru içerisine yapmış oldugunuz LL şeklindeki çubukları koymayınız o zaman bir şey bulamassınız
diyelimki bir boşluk buldunuz boşlugun enini boyunu çıkarmayı çok iyi çıkarırsanız bundan sonra
bu boşlugun içerisinde bizim aradıgımız metallerden varmı diye bakacaksanızbakınız burada çok önemli bir tecrübe verecem hangimetalden arıyorsanız
İNSANIN SOL ELİ NEGATİF SAG ELİ POZİTİFTİR İYİ BİR ÇUBUKÇU BUNU İYİ BİLİR
aramak istediginiz metalden küçük bir parçayı sağ elinize alınız o zaman bu boşlugun üzerinde gezmeye başlayınız bu elinizdeki metalden varsa çubuklar tam bu noktada çarpı yapar ama iş bunlada bitmez ama şunu açıkça ifade edeyimki bu piyasada satılan cihazların yüzde seksenini bu çubuk sollar tabiki çubuklar herkeste çalışmaz bu dogrudur
İYİ BİR ÇUBUKÇU ELİNDEKİ ÇUBUKLA ARAZİDE GEZERKEN ELİNDEKİ ÇUBUKLARI UNUTUR YANİ SANKİ ELİNDE ÖYLE BİR ÇUBUK YOKMUŞ GİBİ TRANS OLMALI ÇUBUKLARI KESİNLİKLE KONTROL ETMEMELİ
BAKIR ÇUBUKLARIN AVANTAJLARI KADAR DEZ AVANTAJLARIDA VAR
minarelden etkilenir
bazen metal ayırmada yanılmaları vardır
öyle çok uzaktan metal çekimi alamazsınız
bugünlük bu kadar
-GELELİM PİRİNÇ ÇUBUK KONUSUNA
pirinç olarak en fazla kullanılacak çubuk 3 lük vede LL şeklinde olmalı kısa kenarı 10 cm uzun kenarı 50 cm
-pirinç arazide hiçbir metali kaçırmaz
-bakır vede diger metalleri buldugunda tam çarpı yapar
-gümüş buldugunda sag eldeki çubuk dik durur sol eldeki tam metalin üzerinde tam çarpı yapar
-merak ettiginiz metali buldugunda çubuklardan sag daki sola tam döner soldaki çubukta dik olur yani bu çubuklar bunu tam yapar metal ayırmada yüzde seksen tam vurur bu çubuklar bu yazdıklarımı çubuktan anlayan arkadaşar bunları arazide gömerek denesinler yani hadi çarpı yaptı burası tamam diye bir şey yok arkadalar
boşlukta genelde çok büyük oranda soldaki sola sagdaki saga tam açılım yapsada yanılma ihtimali vardır yani küçük bir boşugu çok büyük gibi gösterir
degrli arkadaşlar size bir soru
neden arazide sarı olan metalin herkes çekimini alamaz
bu metalin size bazı özelliklerini sıralamak istiyorum
-bu metalin mıklatıslanma özelligi yoktur
-bu metalin oksiti yoktur
-toprak üzerine digermetaller gibi bakır bronz gümüş gibi oksitten oluşan gaz salınımı yapmaz
-bu metal toprakta uyur
-hiçbir alantarama çubukları bunu toprakta çekim yaparak bulamaz
-öyle işte 3 metrede 4 metrede benim cihazım çeker diyenlere benim naçizane fikrim inanmayınız
-ister vlf ister pi sistem ister gpr ler vs. hiçbiri bu metali metrelerce derinliklerde bulamaz bakınız burada metal olarak sarı saçlı kızdan bahsediyorum bu önemli bir bronzu bir bakırı bir gümüşü bulur ama toprakta yatan bu metali bulamaz bu yazdıklarımı tecrübe etmek isteyen araziye gömsün 3 adaet bilezigi bir denesin yeryüzünde metallere çarpan frekansları yutan tek metal altındır ancak yüzeye yakın olan metalleri yakalayabilirsiniz
bakınız bu yazdıklarımı kendi cihazlarınızla deneyiniz topraga gömüp deneyiniz vede bu cihazların ne aramak için yapıldıklarını anlayınız araziye gömmeden anlayamazsınız yalnız altının saflıgı azaldıkça derinligi artar..
RADYESTEZİ NEDİR ?
Fransızlar Radyestezi, İngilizler Dowsing demişler. Fransızca ışınım duyarlılığı anlamına gelir. Bizde ise çatal çubukla su bulma olarak biliniyor.
Dünyada birçok ülkede yüzyıllardan beri kullanılan bir yöntem. Yine bir çok ülkede dernekleri ve federasyonları mevcut. Bizde maalesef yok. Bizde bu işe inanan da maalesef pek yok. Avrupalı bilim olarak kabul etmiş, üniversitelerde kürsüleri açılmış. Rusya'da bu yöntemle altın arama yöntemleri üniversiteler tarafından geliştirilmiş. Bizde ise bilim adamları bunu su büyücülüğü olarak kabul ediyor.
Büyücülüğe inanan bilim adamı olur mu? Ama burası Türkiye. Burada oluyor. Bilim büyücülüğü kabul ediyor fakat yöntemi bir türlü bilimsel görmüyor. ben bunu bilim adamlarının önyargılı oluşlarına bağlıyorum. Yoksa bilim önyargılı olamaz.
Bana göre Radyestezi ışınım duyarlılık ya da radyasyon duyarlılık falan değildir. bana göre radyestezi, gönülden çıkıp, doğanın, bütünün bilgisine ulaşmaktır. Radyastezi bir trans halidir, bir sezgidir. Radyastezi, bir insanın kendi manyetizmasını diğer manyetik alanlarla etkileştirmesi sanatıdır. Çubuk sadece göstergedir. Maharet insanda ve insanın özündedir. Yeter ki biz özümüzdeki bu yeteneklerimizi ortaya çıkarmasını bilelim. yani kendimizi bilelim.( M E T A L ) ÇUBUKLA DEFİNE ARAMAK
Modern dedektörlerin yanı sıra hala 'ilkel' denebilecek aletlerle hazine bulmaya çalışan definecilerin sayısı da hiç az değil. Definecilerin çoğu, halen eski yöntemlerle define aramayı sürdürüyor.
Çubuklar, Şimdi aynı misal, bazı insanlar, bakır borulardan veya ağaç dallarından çubuklar yapıyorlar bunları ellerinde gevşek bir şekilde tutuyorlar, elin kıpırdamasından, elin aynı pozisyonu sürekli koruyamamasından bir süre sonra elde tutulan çubuklar bazen sağa bazen sola dönüyor, bunun üzerine insanlar diyorlar ki işte çubuklarımız definenin yönünü tespit etti , haydi o tarafa gidelim! Uzakta duran altın, gümüş, define ile, elde tutulan çubuk veya onu kullanan kişi arasında hiçbir bilimsel bağlantı olmadığı halde böyle bir şey olur mu? Çubuğu kullanana sorarsanız pek güzel olur! çubuklar defineyi gösterdi, haydi o tarafa!!
--------------------------------
Işınım DuyarlılığıRadyestezi, su ve de maden gibi maddelerin veya belli hedeflerin yaydıkları ışınımları veya güç alanlarını bir alet aracılığı ile hatta bazen de aracısız olarak yakalamak sureti ile, bunların yerlerini, belirli olan durumlarını, çeşitli türdeki özelliklerini tespit etme yeteneğidir.
Radyestezi kelimesi, ışınım anlamına gelen Yunanca 'radi' ile duyarlılık anlamına gelen Latince 'esthesie' kelimelerinden türetilmistir. Dolayısıyla “ışınım duyarlılığı” demektir Fransız rahibin bulduğu bu sözcüğün yanı sıra, aynı kavramı anlatmak üzere İngilizler de dowsing kelimesini kullanırlar.
Radyestezi Medyumu ve Kullanılan Aletler
Radyestezi medyumu ve hedef arasında, radyestezik tepkiler göstermek şartıyla bir gösterge vazifesi gören radyestezik aletler oldukça çok çeşitlidir. Bunları başlıca iki ana sınıfa ayırabiliriz:
1- Radyestezi Çubukları (baguette, dowsing rod.)
2- Sarkaçlar (pandül, pandule, pendelum)
Radyestezi çubukları içerisinde en klasik olanı, çatallı fındık dalından yapılanıdır. Fındık ağacı, majik özelliklere sahip olduğuna inanılan ve tılsımlar, nazarlıklar yapmada kullanıldığı için tercih edilmiş olabilirler. Fakat günümüzde balinanın ağzındaki süzgeç çubuklarından, plastik, tel daha ziyade bakır ve metal olan çubuklar radyestezi çubuğu olarak kullanılmaktadır. Çatallı çubuk yerine, köşeli metal çubuklar ya da düz esnek bir çubuk, hatta bunların en hassas özelliğine sahip bulunan köşeli metal çubuklar da kullanılabilir. Çatallı çubuklar, bunları tutma şekilleri de çok çeşitlidir. Genellikle yapılan uygulamalarda ise, avuçlar yukarı bakacak yönde, çatallı dalın ya da çubuğun her iki kanadı dış tarafa doğru açılarak çok sıkmadan tutulur. Çubuğu yere doğru paralel ve ucu ileriye doğru bakar bir biçimde tutabileceğimiz gibi, ucunu yukarı tarafa yönelterek de tutabiliriz. Mühim olan, çubuğun ucunun yukarı tarafa kalkarak veya aşağı tarafa eğilerek aranan hedefe yönelik bir tepki göstermesidir. Radyestezistler, bu tepkiyi elde etmek açısından hareket halinde olurlar. Ya yürüme şeklini seçerler, ya dönerler veya ritmik beden hareketi yaparlar. Çatallı çubuğu diğer aletlerden ayıran bir özelliği de nötr durumuna kendiliğinden dönmeme özelliğidir. Her radyestezik tepki ertesinde tekrar ayarlanması gerekir.
Sarkaçlar ise prensip açısından, bir ipin veya zincirin ucuna bağlanmış bir ağırlıktan oluşmasıdır. Günümüzde sarkaçlar, çatallı dalın yerine çok daha sıklıkta kullanılır olmuşlardır. Bu sarkaçlar ahşap, metal, cam ve taş vb. türden çeşitli malzemelerden, hatta cep saati, altın yüzük gibi uygun olan objelerden de yapılabilirler. Sarkaçların şekli ve ağırlığı da yine radyestezistin isteğine göre değişir. Fakat top gibi küresel olanların diğerlerine nispeten daha dengeli olmalarından dolayı, bir çok avantajları vardır : Mesela, arazide kullanıldıklarında, rüzgardan diğerleri kadar etkilenmezler. Radyestezist sarkacın ipini, belli bir yerden, sağ elinin baş parmağı ile işaret parmağı arasında tutarlar ve de kolunu yatay olarak serbest bırakırlar. İpin boyunun uzunluğu çok önemli olduğu için ipin geriye kalan kesimi, boyunun ayarlanabileceği basit kapsamlı bir mekanizmaya veya serbest parmaklara sarılabilir. Radyestezist, sarkaca hafif bir salınım hareketi vererek işe başlar. Sarkacın boyunun ayarlı olması durumunda, salınım hareketi hedef üzerinde, mesela dairesel harekete dönüşecek, sarkaç dönmeye başlayacaktır. Bu, sarkacın gösterdiği radyestezik bir tepkidir. Tepkinin türü, sarkacın malzemesine, hedefe ve de radyesteziste göre değişir.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder